Kendine Aşık Olacak Kadar Narsist: Loki

Selamlar blog okurları! Bu ay yazı yazmak için çok çabalayıp yine de enerji bulamamış olduğumu söylemek için bu yazıyı yazmaya oturdum 😀 Çünkü hem çalışıp (mesai saati 14 saati geçkin) hem de okumak insanda blog yazma enerjisi ve isteği bırakmıyor ne yazık ki :/ Bu yüzden de bu ay yazmak için hazırladığım 45+ içeriğin birini bile yazmaya zor fırsat buldum. Bundan sonra daha iyisini yaparım diye ummaktan başka da bir şey gelmiyor elimden ne yazık ki.

Bugün, aslında geçen ay bitirdiğim diziyle ilgili yazmaya çalışacağım. Önce klasik nesnel bilgileri verip sonra kişisel değerlendirmeler ve spoiler kısmına geçerim diye planlıyorum. Resmen blog yazmayı unutmuşum diyebilirim. Şu ekranın başında olmayı ne kadar sevdiğimi anlatamam. Hatta yeni bir tema kurduğumdan beri yeni yazı yazmadığımdan dolayı şuan daha da heyecanlıyım. 

Hem yeni bir tema hem de yeni bir sosyal medya kitiyle yayın hayatına devam ediyorum. Bundan sonra daha interaktif bir blogla karşılaşacaksınız. İçeriklerde de zenginleştirmeye ve yelpazeyi genişletmeye yönelik çalışmalar yapıyorum. Bu blog uzun zamandan beri yazdığım ilk blog ve en profesyonel blogum olduğu için üzerine daha sık düşmem gerekiyor 🙂

Kendine Aşık Olacak Kadar Narsist: Loki 1. Sezon İncelemesi

Loki, Marvel evreninin en ünlü kahramanlarından Loki’nin hikayesini ekrana taşıyor. Avengers: Endgame’de yaşananlardan sonrasının ele alındığı dizide Fesatlık Tanrısı Loki’nin maceralarına odaklanılıyor. Normalde, yaptığı şey yüzünden cezalandırılıp “sıfırlanacak olan” Loki, Owen Wilson’ın canlandırdığı Ajan Mobius sayesinde bu talihsiz kaderinden kurtuluyor. Açılış bölümleri ile birlikte, MCU’nun 10 yıl boyunca günden güne saf kötü karakterden bir anti kahramana dönüşen Loki’nin aslında daha en başından itibaren nasıl biri olduğunu gözlemiyoruz.

Kimdir Loki Laufeyson ?

Loki Laufeyson veya Loki, İskandinav mitolojisinde kötülük ve kurnazlık tanrısı. Kimi tasvirlerde boynuzludur. Ayrıca şekil değiştirme yeteneğine sahiptir. Loki’nin Angrboda ile evliliğinden Jormungandr, Fenrir (Fenris) ve Hel adında çocukları vardır. Sigyn ile olan evliliğinden ise Narfi ve Vali adlı iki çocuğu bulunmaktadır. Loki aynı zamanda cinsiyet değiştirebilen bir tanrıdır. Bir aygırı baştan çıkartması gerektiği zaman, bir kısrağa dönüşmüş ve dönüşümden Sleipnir doğmuştur. Sekiz bacaklı bu atı Loki, Odin’e hediye etmiştir.

Loki, aslında bir Buz Devidir. Babası Farbauti annesi ise Laufey’dir. Aesir Tanrılarının Buz Devleriyle olan savaşlarında, Tanrılara önemli bilgiler vermişir. Odin, Loki’nin yardımını kabul etmiş ve kendisini kan kardeşi olarak Aesir Tanrılarının yanına almıştır. Marvel evreninde geçen Thor’un üvey kardeşi olduğu bilgisi kurmacadır.

Görüşlerim

Dizinin ilk yayın tarihi 9 Haziran 2021 fakat Disney+’ın Türkiye yayın tarihi 14 Haziran 2022 olduğu için bizimle 1 sene geç buluştu. İlk sezonu 6 bölüm olarak yayınlayan platform dizinin yeni bölümlerinin 2023 sonu gibi gelebileceğini duyurdu. Dizi, Marvel Sinematik Evreni’ne ait Amerikan yapımı bir dizi. İskandinav mitolojisinin en haylaz tanrısı, Fesatlık Tanrısı Loki’yi konu alıyor. Gerçek mitoloji evreniyle pek aynı çizgide gitmese de albenisi olan bir dizi olduğu gerçeği yadsınamaz. Dizinin farklı yerlerdeki yorumlarında iyi puanlar aldığını görebiliyorum. 6 yapımcısı ve 8 senaristi olan bir dizi olduğunu, dünyaca ünlü oyuncuları bir araya getirdiğini hesaba katarsak benim beklentimin biraz altında kalan bir dizi olduğunu söyleyebilirim. Hikaye ilgi çekici olsa da ne yazık ki akıcı değil. İlgi çekici olduğu kadar sıkıcı olan bir dizi olabileceğini düşünmezdim. Zaman geçirmek için boşta kaldığınızda izlemenizi tavsiye ederim. 

Diziyle İlgili Değerlendirmeler

Genel olarak dizi hakkında bulabildiğim şeyler bu kadardı. Ödüller kısmında 5 ödül var aslında ama göz zevkimi bozduğu için 5.yi eklemiyorum yanında gereksiz bir boşluk olacağı için 😀 Medya blogu olmadığım için çok da önemli değil zaten ödüllerle ilgilenmiyoruz çok. Bu yüzden bu kadarı kafidir diye düşünüyorum. Eylül bitmeden (2 günde) 1 yazı daha yazar mıyım bilemiyorum ama büyük ihtimalle yazamam. Ekim’de görüşmek üzere diyelim, umarım lafımı çiğner Eylül’de tekrar görüşürüz 🙂 Tekrar bir yazıda buluşuncaya dek,